Rüçhan Hakkı olarak da bilinen öncelik hakkı sayesinde bir marka sahibi ilk başvuru tarihinden itibaren 6 ay içerisinde yurtdışında tescil için başvuru yaparsa, koruma tarihi ilk başvuru tarihi olarak kabul edilir ve siz marka sahiplerine büyük avantaj sağlar. Rüçhan hakkından bağımsız olarak da yurtdışında marka tescil işlemleri yapılmaktadır.
Yurtdışında markaların korunması için siz müvekkillerimizin talepleri ve ihtiyaçları doğrultusunda izlenebilecek alternatif yollar;
Ülkesel Marka Tescili
Yurtdışında istenen ülkede o ülkenin kendi mevzuatlarına göre yapılabilecek marka başvurusudur. Diğer başvuru sistemlerine belirli avantajları ve dezavantajları vardır. Konu hakkında detaylı bilgi için uzman arkadaşlarımıza ulaşabilirsiniz.
Yurtdışında marka tescil başvurusu ülkesel bazda (ulusal) yapılabildiği gibi çeşitli ülkeleri kapsayan toplu sistemlerle de yapılabilir. Tüm dünyada geçerli tek bir tescil sistemi mevcut olmamakla beraber Türkiyenin yararlanabildiği 3 toplu tescil sistemi bulunmaktadır.
Madrid Protokolü Çerçevesinde Uluslararası Marka Tescil (IR)
Markaların uluslararası tescilini düzenleyen ve Türkiyenin 01.01.1999de taraf olduğu Madrid Protokolü sayesinde toplam 84 ülkenin tamamında yada seçilen ülkelerde tek bir başvuru ile koruma sağlanabilmektedir.
Maliyet ve işlem kolaylığı açısından diğer tescil sistemlerine göre daha avantajlı olması sebebiyle en çok tercih edilen marka tescil sistemi Madrid Protokolüdür.
Madrid Protokolünün getirdiği temel avantajlar;
- Markaların tek bir başvuru ve tek bir dil kullanılarak birden fazla ülkede (protokole taraf ülkelerde) uluslararası tescilinin sağlanması,
- Tescil istenen ülkelerde yapılacak olan bireysel başvurulara göre çok daha ekonomik tescil ve tescil sonrası maliyetlere sahip olması,
- Marka tescil edildikten sonra yapılacak olan (unvan veya adres değişikliği, devir, mal ve hizmet listelerindeki sınırlamalar gibi) değişikliklerin tek seferde basit bir işlemle Uluslararası Sicile kaydedilebilmesi,
- Birden fazla ülkede müracaat edilmesi durumunda tüm ülke işlemlerinin birbirinden bağımsız olması (marka bir ülkede kabul edilmez ise diğer ülke işlemleri devam etmektedir),
- Üye ülkelerin protokolü bağlı kalma zorunluluklarından dolayı tescil sürecinin ülkesel müracaata göre daha kısa sürmesi.
Madrid Protokolü ile koruma elde edebilmesi için aranan tek şart menşe ülkede en az bir marka başvurusunun olması gerekmektedir.
Madrid Protokolünün dezavantajı menşe ülkede alınan tescile 5 yıl boyunca bağlı kalmasıdır. 5 yıl içerisinde markanızın herhangi bir şekilde kısmen yada tamamen koruma kapsamı dışında kalması durumunda Madrid Protokolü kapsamındaki tescilinizde koruma kapsamı dışında bırakılacaktır.
Madrid Protokolüne Üye Olan Ülkeler:
Antigua ve Barbuda Arnavutluk Ermenistan Avusturya Avustralya
Azerbaycan Bosna Hersek Bulgaristan Bahreyn Saba
Butan Botsvana Benelüks Beyaz Rusya İsviçre
Çin Küba Kuraçao Kıbrıs Çek Cum.
Almanya Danimarka Estonya Mısır Avrupa Birliği
İspanya Finlandiya Fransa İngiltere Gürcistan
Gana Yunanistan Hırvatistan Macaristan İrlanda
İsrail İran İzlanda İtalya Japonya
Kenya Kırgızistan Kuzey Kore Güney Kore Kazakistan
Lihteştayn Liberya Lesoto Letonya Litvanya
Fas Monako Moldova Karadag Madagaskar
Makedonya Mogolistan Mozambik Namibya Norvec
Umman Polonya Portekiz Romanya Sirbistan
Rusya Sudan Isvec Singapur Slovenya
Slovakya Sierra Lion San Marino Sao Tome Saint Martin
Suriye Svaziland Tacikistan Turkmenistan Ukrayna
Amerika Ozbekistan Vietnam Zambiya
Avrupa Topluluk Markası Başvurusu (CTM)
1 Ocak 1996 tarihinde yürürlüğe giren bu uygulama sayesinde tek marka başvurusu ile 27 Avrupa Birliği ülkesinde marka koruması elde edilebilmektedir. Topluluk Markası tescil işlemleri İspanyanın Alicante şehrindeki Topluluk Markaları Ofisinde (OHIM) yürütülmektedir.
Topluluk markasının başlıca avantajları şunlardır:
- Tek başvuruyla tüm Avrupa Topluluğu ülkelerinde marka tescili yapılabilmesi,
- Her ülkede ayrı tescil başvuruları ile karşılaştırıldığında çok daha ekonomik maliyetlere sahip olması.
Madrid Protokolü ile kıyaslandığında;
- Menşe ülkede en az bir başvuru zorunluluğu aranmamaktadır. Böylelikle Madrid Protokolünde olduğu gibi menşe ofisteki markaya bağlılık ortadan kalmıştır.
- Tek seferde tüm ülkeler seçilmelidir. İstenilen ülkelerde tescil edilmesi gibi bir hak yoktur.
- Tüm ülkelerin işlemleri birbirlerine bağlıdır. Bu nedenle bir ülkede markanız ret edildiğinde diğer ülkelerde de ret edilmektedir.
Fakat bu konu diğer bir açıdan bakıldığında avantaja da dönüşebilmektedir. Markanızı tek bir ülkede kullanılması tüm ülkelerde kullanılıyor olarak sayılacaktır. Buda olası dava işlemlerinde bir avantaja dönüşecektir.
Avrupa Birliği Üye Ülkeler:
Avusturya Finlandiya İtalya Polonya İsveç
Estonya İrlanda Hollanda İspanya İngiltere
Macaristan Malta Slovenya Danimarka Belçika
Lüksemburg Slovakya Çek Cumhuriyeti Yunanistan
Romanya Kıbrıs Almanya Litvanya
Bulgaristan Fransa Letonya Portekiz
OAPI (Afrika Birliği)
OAPI (Afrika Sınai Mülkiyet Hakları Organizasyonu) tarafından yürütülen bu tescil sistemi ile tek başvuruda 16 Afrika ülkesinde tescil başvurusu yapmak mümkündür.
Oapi Ülkeleri
Benin Kamerun Burkina Faso Kongo Ekvator Ginesi
Mali Çad Moritanya Nijer Fildişi Sahilleri
GabonGineOrta Afrika CumhuriyetiSenegalGine BissauTogo
Devir Patent Tescil Ofisi.
#patenthaber #markatescili #patent #patenttescili #tasarımtescili #devirpatent
