Marka Tescili Neden Gerekli ?
Ekonomik yarışın hızlanması ve sanayi üretiminin artmasına paralel olarak firmaların ürünlerini rahat pazarlayabilmeleri için marka tescili de zorunlu koşullardan birisi haline geldi. Özellikle ihracata yönelik çalışan firmalar marka, patent ve endüstriyel tasarım tescilinin önemini iyi kavradılar. Küreselleşmeyle birlikte tüm işletmeler; teknolojik gelişmenin yarattığı rekabet ortamı, sıfır hata, yüksek kalite ve tam zamanında üretim gibi konuların üretimin olmazsa olmaz koşulları olduğunu kabul ettiler.

Bugün dünyada ve ülkemizde yaşanan pazar daralması, tüm işletmeleri dış piyasalara açılmaya zorluyor. Diğer taraftan, çoğunlukla fason ya da lisanslı üretimle belli bir noktaya gelen Türk firmaları dünya pazarlarında hızla gelişen rekabet ortamı nedeniyle artık markalaşmanın önemine ve gereğine daha da inanıyorlar. Çeşitli sektörlerde faaliyet gösteren firmalar, kendi sektörlerindeki yarıştan geri kalmamak için marka olmaya ve buna paralel büyük yatırımlara giriyorlar.

Ulusal ve uluslararası pazarlarda yer alabilecek bir marka yaratmak ise güç ve uzun süreli bir çalışmanın yanı sıra ciddi maliyetli bir yatırım gerektiriyor. Marka olabilecek ürünü ortaya çıkarmanın yanı sıra o markanın tanıtılması da ciddi bir koordinasyon, stratejik bir iletişim süreci gerektiriyor. Uluslararası piyasalarda güçlü bir marka olabilmek için uzun süreli tanıtım yapmak ve yüksek kaliteli bir ürüne sahip olmak olmazsa olmaz koşullardır. Bunun yanında markalaşmanın diğer önemli bir boyutu ise tüketicinin ürünü ve markayı nasıl algıladığıdır. Bu noktada bir markanın tanınmışlığında, o markanın tanıtımı için yapılan harcamalar tek başına bir ölçüt olamıyor. Ürünün kalitesi yanında üreten firmanın tüketici zihninde algılanışı yani tüketiciyle kurduğu duygusal bağ markanın oluşumunda çok önemli rol oynuyor.

Bir markanın oluşması ve tüketici tarafından aranılır hale gelmesinden sonra ise en büyük sorun taklitlerle ortaya çıkıyor. Bu sorunla karşılaşmamak için yoğun bir emek ve maliyet gerektiren tanıtım çalışmalarına başlamadan önce markanın tescil edilmesi gerekiyor. Taklit ya da benzeri bir sorun ortaya çıktığında marka sahibinin yasal haklarını kullanabilmesi için sınai haklar kapsamında mutlaka tescil işleminin yapılması gerekiyor.

Tescil müracaatı yapılmadan önce de markanın hedef pazarlarda ve orijin ülkedeki tescil durumunun araştırılması gerekiyor. Çünkü; markanın sınai haklar açısından durumu araştırılmadan yapılacak olan yatırımların da boşa gitme ihtimali her zaman var. Ürün ya da hizmete konulacak markanın tescilli olup olmadığı, benzerlerinin bulunup bulunmadığı ve hangi ürün ya da hizmetler için tescil ettirilebileceğinin öğrenilmesi gerekiyor. Hele hele dış piyasalarda rekabetin çok yoğun olduğu bir dönemde marka tanıtımına yapılacak yatırımların çok dikkatli bir şekilde kullanılması gerekiyor. Yatırım öncesi araştırma yapılıp, tescilinin sağlanması en sağlam ve akılcı yol.

Öte yandan, marka, patent ve endüstriyel tasarım tescillerini içeren sınai haklar konusunda Türkiye 90'lı yıllardan sonra ciddi bir yol aldı. Gümrük Birliği'ne girişle birlikte yasal düzenlemeler Avrupa Birliği normlarına uyumlaştırılırken, yeni tescil sistemi ile ilgili çok ciddi, etkin koruma ve yaptırımlar sağlandı. Bunun yanında sınai mülkiyet hakları ile ilgili uluslararası anlaşmalar ve organizasyonlara taraf olmak için taahhütler verildi.

Markaların birden fazla ülkede tümüyle tesciline olanak veren toplu tescil sistemi kapsamında Türkiye iki anlaşmaya taraf oldu. Bunlar Topluluk Markası (CTM) ve Madrid Protokolü'dür. Her iki sitemde de bir müracaatla birden fazla ülkede marka tescili gerçekleştirilmektedir. Sanayicilerin markalarının taklidi ya da haksız kullanımıyla ilgili sorun yaşamamaları için, hedef pazarlarda mutlaka markalarının tescilini yaptırmaları gerekir. Yukarıda da belirtildiği gibi Gümrük Birliği ile birlikte sınai haklar konusunda çok ciddi yaptırımlar söz konusudur. Örneğin, 2001 yılı itibariyle Gümrük Birliği çerçevesinde tüm ihracat ve ithalatlarda ürünlerle ilgili marka tescil belgesinin gösterilmesi zorunluluğu vardır. Bu zorunluluk çerçevesinde tüm sanayicilerin ihracat yaptıkları ülkelerde, markalarını tescil ettirmeleri gerekmektedir. 

Devir Patent Tescil Ofisi.
Üniversiteler Patent Yarışması başvuruları başladı
Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. Habip Asan, 'Patentle Türkiye 3’üncü Üniversiteler Patent Yarışması’ başvurularının başladığını duyurdu. Asan, 2021 yılının ilk 6 ayında kuruma yapılan fikri mülkiyet başvurularının da arttığını bildirdi.Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. Habip Asan, Patentle Türkiye 3’üncü Üniversiteler Patent Yarışması başvurularının başladığını açıkladı. Prof. Dr. Asan, yarışmanın hedef kitlesinin ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde eğitim gören üniversite öğrencileri olduğunu söyledi. Prof. Dr. Asan, bu yarışmayla öğrencilerin öncelikle patent konusunda farkındalıklarını artırmayı; bunun yanında da patent araştırması ve patent başvurusu yapma konularında bilgi ve tecrübe kazanmalarını sağlamayı amaçladıklarını kaydetti. Asan, 2017’de düzenledikleri ilk yarışmaya 101 farklı üniversiteden 518, 2019 yılındaki 2’nci Patent
Devamı »

bloglar

Üniversiteler Patent Yarışması başvuruları başladı
Orta öğretimde patent atağı
Patent başvuruları geçen yıla göre yüzde 16 arttış gösterdi
Türkiye uluslararası patent başvuruları artış oranında dünya birincisi oldu
Koronavirüse karşı patent başvuruları
Yapay zeka patent alamadı
Devir Patent Tescil Ofisi Data Center Expo Eurasia Fuarına Katılıyor
Yaratıcı fikirleri teşvik eden belge: Patent
Devir Patent