Haberleşme serüveni bir kuşun kanadında başladı. O kışın kanadından günümüze kadar gelen haberleşme birçok aşamadan geçmiştir. Biz o zamanlara yetişemedik fakat posta güvercinlerini sizde benim gibi hatırlıyor olmalısınız. Hatta dumanla haberleşme geldi değil mi aklınıza? Dumanla haberleşme Antik Çin'de, Çin Seddi'nde bir düşman saldırısına engellenmişti. Kızıl dereli abilerimiz de dumanla haberleşirlerdi. Her kabilenin kendi sinyal verme sistemi vardı. Avustralya Aborjinleri de bu haberleşme yöntemini kullanırdı. Marla Morganın Bir Çift Yürek kitabını okuyanlar bilir, Avustralyalı kabilelerin telepatiyi nasıl kullandıklarını. Karadenizli abilerimizin ıslıkla haberleşmesinden bahsetmiyorum bile. Tarihi süreçte ulak, telgraf derken en son aşamada telefona rastlıyoruz. Telefon dediğimde tabi hemen aklınıza Instagramlı, Twetterlı, Snapchatlı bir şey gelmesin. Bildiğiniz çevirmeli telefon:)
Sağı solu belli olmayan ama bazen de parlak başarılara imza atan Floransalı Antonio Santi Giuseppe Meucci, Amerika Birleşik Devletlerine 1851 de gitti.1860da Teletrofono adını verdiği elektronikli aygıtın çalışma modellerini gözler önüne serdi. Meucci, Alexander Graham Bellin telefon patentinden beş yıl önce yani 1871de bir tür geçici patent başvurusunda bulundu. Çok iyi İngilizce bilmeyen ve işsiz olanMeucci, 1874de başvurusu için gerekli olan 10 doları gönderemedi. Graham Bellin patenti 1876 yılında tescillendi ve Meucci dava açtı.
Orijinal krokilerini ve çalışma modellerini laboratuvarlara yollamıştı. Olağanüstü bir tesadüf eseriGraham Bellin tamda bu laboratuvarda çalıştığı ve modeller esrarengiz bir biçimde kaybolduğu söyleniyor.Alexander Graham Bell 1876 yılında telefonu icad etmiş ve Meucci bunun üzerine Graham Belle dava açmıştı. Dava devam ederken 1881 yılındaMeucci öldü. Bunun sonucunda söylenenlere göre icadın sahibi Antonio Santi Giuseppe Meucci değil, Alexander Graham Bell oldu. 2002de ABD temsilciler meclisinin aldığı, Antonio Santi Giuseppe Meucci nin hayatının ve başarılarının tanınması ve telefonunMeuccinin icadı olduğunu kabul etmesi kararı ile dengeler kısmen sağlanmış oldu.
Antonio Santi Giuseppe Meuccinin başına gelen bu olay patentin öneminin bilincini sanırım açık bir şekilde ortaya koyuyor.Patenti teknik olarak daha resmi açıklayacak olursak; patent dosyaları teknoloji için en önemli bilimsel kaynakların başında gelmektedir. Üniversitelerde yapılan ve patentle korunmayan bilimsel araştırmalar üniversite arşivlerinde araştırmacıların kendilerini bulmasını beklerken, milyonlarca patent dosyası günümüzde teknik bir kaynak olarak internet ortamında araştırmacaların kolayca ulaşabileceği bilimsel kaynak haline gelmiştir. Patent literatürü başka hiç bir yerden erişemeyeceğiniz teknik bilginin en geniş tek vücududur. Küresel olarak, 40 milyon patent yayınlanmakta ve her yıl ortalama 1,5 milyon yeni patent dosyalanmaktadır. Dünyadaki teknik bilginin %80i patent dosyalarında mevcuttur. Patentlerin amacı yeni keşif ve icatları tahrik ederek ve cesaretlendirerek toplumun refahını artırmaktır.
Devir Patent Tescil Ofisi.